29 Temmuz 2011 Cuma

Biterken

İstanbullular size güzel bir haberim var; yarın sabah şehrinize geri dönüyorum. Evet, şehriniz;, zira ben kalbimi Ankara'da bırakıyorum. Doğma büyüme İstanbullu olan biri neden İstanbul'u sahiplenmesin ki? Ankara'da sevgilisini bırakıp geliyor olsa gerek, değil mi? Bızzt! Bilemediniz, yanlış cevap. Ankara benim sevgilimdi.

Anlaşılması zor biliyorum ama çok güzel günler geçirdim ben burada. Çok hakiki dostluklar edindim, çok harika ilişkiler yaşadım. Kötü şeyler de yaşadım elbet ama Ankara'nın kötüsü bile bir başka güzel yahu.

Neyse, Ankara'da bayraklar yarıya indirilirken İstanbul'dan davullar zurnalar bekliyorum gelişime. Sizle de eğleneceğiz, kim bilir belki bir gün İstanbul'a tekrar "evim" diyeceğim ama bilin ki şimdi Zeynep Ankara'da kalıyor aslında. İstanbul'a gelen bambaşka biri, belki biraz depresif, belki biraz sıkıcı, belki de çok ama çok eğlenceli.

Ah keşke bir de sen olsaydın İstanbul'da be yavrum, koşarak gelebilirdim oraya.

Ve hoşçakal Ankara. Sakın kendini Melih'in insafına bırakma. Ayakta dur her zamanki gibi, sakin kal, düzenin bozulmasın. Belki bir gün yeniden gelirim sana, sadece ziyaret için değil, çocuklarıma seni tanıtmak için. Onlar da sevsinler seni benim kadar diye. Hoşçakal Ankara.

21 Temmuz 2011 Perşembe

Merhaba Ben Öküzüm Çünkü;

- Hoşlanmadığım kızlarla arama nasıl mesafe koyacağımı bilmem. Doğamdan mütevellit insan gibi bunu belli edemem, illa kalp kırarım, ters laf ederim, şimşekleri üzerime toplarım. Duyduğum kadarıyla diğer hayvanlar yıldırım çarpan hayvanları yemezlermiş asla. Bu da benim doğal seleksiyondan kaçma yöntemim.

- Komşularıma gürültü yaptıklarını adam gibi ifade edemem. "Gecenin 4'ü oldu konuşmayın, yatın uyuyun" diye emir vermeye bayılırım, dayak yerken bir daha bayılırım.

- Markette kasa kuyruğunda güzel kızlara yerimi verecek kadar centilmen olabilirim ama yer verince sıradan ayrılıp en arkaya geçmem gerektiğini idrak edemeyecek kadar öküzüm. Doğamda var, ne yapayım, annem babam da öküz olduğundan öğretmemiş böyle şeyleri.

- Kuralların olmadığı mecralarda kafama göre kural koymaya bayılırım. İnternet sitelerinde rumuzlarının ardında gizlenen insanların anonim kalma isteklerini anlamlandıramadığım için "adın ne lan piç" diye hitap ederim onlara. Aramaya inanmam. Google hayatımı kolaylaştırmaz. Dolayısıyla basit bir aramayla rumuzun aslında kime ait olduğunu bulamayacak kadar malımdır.

- Kinaye kaldıramam. Biri bana tren gösterdiğinde aslında öküzlüğüme işaret etriğini anlamam ve "ee yani, ben her gün görüyom bunlardan" diye cevap verebilirim. Öküzüm ama bizlere de at gözlüğü üretmeleri gerektiğini düşünüyorum.

- Aslında bu listeyi daha da uzatırım ama öküz olduğum için kısa ve öz yazılar bana hitap ediyor. Kitap okumayı da okul okumayı da yıllar önce bıraktım, bu tersine evrim geçirmemin ve sonra tekrar öküze evrilmemin mantıklı açıklaması olabilir. Kendime uygun bir inek arıyorum. Teşekkürler.